yazı

Tatlı tatlı, yumuşak yumuşak

Posted on 4 June 2014

Bu hafta, geçen haftadan kalma sözümü yerine getiriyor ve sizlere iki aşırı manyak tatlı tarifi veriyorum. İkisi de birbirinden bombastik. Patlama hatta kopma garantili. Bu yüzden Bizimkiler dizisinden kalma bir özlü sözle onları taçlandırıyorum. Akşam 5 çayına davet edeceğiniz birileri varsa hiç durmayın, malzemeleri hazırlayın. Sağ baştan sayıyorum: Elmalı kek 8 kişilik / Hazırlama: 10 dakika / Pişirme: 1 saat Malzemeler: 70 gr tereyağı 250 gr toz şeker 2 yumurta 200 ml süt 180 gr elenmiş un 10 gr kabartma tozu ½ çay kaşığı tuzRead More

Ağlasun’da bir garip Sagalassos

Posted on 14 May 2014

Ben de bazen Perikles Atinası’nda falan olmak istiyorum; Agora’ya gidip kız kıza muhabbetler, çekirdek çitlemeler, defne sabunu ve yemek tarifleri… Yine onlar geliyor aklıma. “Garip” çünkü yüzlerce yıl içinde Sagalassos’un başına gelmeyen felaket (ekonomik çöküş, üretim zayıflığı, defalarca deprem, veba salgını, su kaynaklarının ve ormanların tükenmesi, ısınma sorunu, vb.) kalmamış. Nihayetinde Arap akınları ve savaşlar sonunda şehir terk edilmiş. Neyse ki yüksek bir dağ yamacında yer alması sayesinde, terk edildiği haliyle kalabilmeyive günümüze kadar gayet iyi korunarak gelebilmeyi başarmış. GeçenRead More

Anne, gül ve yollar

Posted on 5 February 2014

Mersin’den Eğirdir’e doğru bir araba yolculuğu.. Arabaya atladık, saat sabah 06.20, Mersin’den Eğirdir’e gidiyoruz annemle. Anneannemin memleketine. Çocukluğumdan hatrımda kalan o pembe güllerin, gül kokularının, gül lokumlarının içine. 2-3 hafta yetecek kadar yiyecek ve giyecek var yanımızda. Sanırsınız ki savaş çıkacak biz yoldayken ama işte anne yüreği. Onu da koyduk bunu da. Nasılsa altımızda araba. Çocuk oluyorum yeniden; ergenlik öncesi, sivilcesizkenki zamanlar. Annem şoför ben muavin, her zamanki gibi. Ehliyetimi aldım ama cesaretim yok uzun yola, hatta kısaya da. DebriyajRead More

Yemek yazmak

Posted on 22 January 2014

Yemek yemek, insanlığın ilk gününden beri var olan bir eylem, en temel ihtiyaç ve bin yıllardır iklime, coğrafyaya, ekonomik veya toplumsal şartlara ve insan ihtiyaçlarına göre gelişerek harmanlanan uçsuz bucaksız bir kültür. Salt mastarla çekilmiş bir fiil değil, aynı zamanda uğruna kitaplar yazdıracak bir isim, yaşama sevincini anlatan bir sıfat, hayatın temel gayesi olabilen dolaylı/dolaysız bir tümleç, hatta kimilerinin en birinci öznesi, paylaşılarak keyfi çoğaltılan bir amaç. Cennette yenen yasak elmayla başlıyor yaygın inanışa göre sindirim sistemimizin tarihi. Ateşi bulanaRead More