Doğacan Onaran

Yoksa siz hala kültürsüzleştiremediklerimizden misiniz?

Posted on 28 January 2008

Konumuz kültür. Madem öyle, şimdi nedir bu kültür biraz ona bakmak/kökenini araştırmak/köktenleştirmek/kökünü kurutmak/yerini-yurdunu-şeceresini bilmek/hatta yersiz yurtsuzlaştırmak lazım gelir. Sayın Raymond Williams’ın defalarca üstünde durduğu, fikir yürüttüğü, detayına kadar araştırdığı üzere, kültür (en başta söylenmesi gerektiği şekilde) bir süreçtir, ve bu çok meşakkatli bir süreçtir üstelik.  Şimdi durup arkaya baktığımızda, 4000 yıl önce de kültür vardı ve onun sayesinde (şekli-şemali-tavrı-tipi değişse de) bugünlere gelebildik (çok şükür!). Bir önceki cümlemi (“Yaşadığımız yerde düşünmeye başlarız” (R.Williams) cümlesindeki gibi) analiz etmeye kalkarsak; kültür “BİZ”i:Read More

Hitab-ı Muaşeret

Posted on 28 January 2008

Deontolojik Bir Yaklaşım Olarak Doktorun Hastayla İletişim(sizliğ)i “Doktor, pek çok yaşama değer bir varlıktır. Yaralardan okları çıkarmada ve açılan bu yaraları bitkisel merhemlerle iyileştirmede eşi yoktur.” – HOMEROS Hepimiz –doktor olsun, hasta olsun, kadın olsun, erkek olsun, genç olsun, yaşlı olsun, kim olursa, ne olursa olsun- doktora gidiyoruz, bu yadsınamaz bir gerçek. Neden? Çünkü hasta oluyoruz. Neden? Çok çeşitli sebepler yüzünden (şu an nedenlerden çok sonuçlar mühim benim için ve tabi ki sonuca giden süreç de). Peki, doktora gittiğimizde, nihaiRead More

SİYAH SÜT: Yeni Başlayanlar İçin Postpartum Depresyon

Posted on 28 December 2007

Siyah Süt, feminist, bencil, son derece kararsız, sürekli değişim halinde olan (hem şehir, hem aşk, hem ülke, hem ev, hem sevgili, hem vs.), başına-buyruk; ancak yavaş yavaş, yaşı gereği, içinde bir yerlerde anne olmak-aile kurmak-yerleşik hayata geçmek dürtülerinin baş gösterdiği bir “çokedebiyatçı-çokyazar-çokdüşünür”ün; loğusa döneminde (öncesi ve sonrasında) yaşadığı mutsuz, karamsar, dışa-kapalı, içe-dönük, bol-gözyaşlı, az-kahkahalı, kalem-tutamayan, hiçbir şey-okuyamayan günlerini anlatan ve yazıldığı anda unutulması istenen, bir otobiyografik roman. “Siyah Süt”, elbette bir metafor: depresyonu, karanlığı, hastalığı, üzüntüyü; sütün bembeyaz olması gerekenRead More

Canım evladım (!)

Posted on 8 September 2007

Yarının büyükleri, dünün denekleri, günümüz “inek”leri, zamane gençleri, gençliklerini ellerinden aldığımız emsalsiz inciler, çok sevdiğimiz minik yavrularımız, bir o kadar “kastırdığımız” çocuklarımız, kardeşlerimiz, kanatsız meleklerimiz… Kim bilir ne ölçüde “farkındalık” tan uzağız. Minicik omuzlarına yüklenen onca ağırlıktan sonra, hala onlardan boy-aşırı beklentiler içindeyiz. Geçen gün bir arkadaşım, kuzeninin günlük programını anlatıyordu laf arasında. O anlatırken gözümün önünden geçen film şeridi aynen şöyle cereyan etti: Daha 11 yaşındaki ufaklık, güne benden bile erken başlıyor. Sabah 7 sularında uyanıp okul servisine yetişebilmekRead More